Riskli Yapıya İtiraz Hakkı Nedir?

Deprem riski taşıyan coğrafyamızda yapıların dayanıklılığı büyük önem taşımaktadır. 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında birçok bina “riskli yapı” olarak tespit edilmekte ve bu tespitler çeşitli sonuçlar doğurmaktadır. Ancak bazı durumlarda maliklerin bu tespitlere itiraz hakkı doğar. Bu yazıda, riskli yapıya itiraz süreci, şartları ve izlenmesi gereken hukuki yollar tüm detaylarıyla ele alınmıştır.

Riskli Yapı Nedir?

Riskli yapı; mevcut yapıların teknik analizler sonucunda yıkılma veya ağır hasar görme ihtimali bulunan, can güvenliği açısından tehlike oluşturan binalardır. Bu tespit, lisanslı kuruluşlar ya da idare tarafından yapılır.

Riskli yapı tespiti hangi durumlarda yapılır?

  • Maliklerin başvurusu üzerine
  • Belediye veya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün resen başvurusu ile
  • Hak sahiplerinin ortak talebiyle

Riskli Yapı Tespitine Nasıl İtiraz Edilir?

1. Tebligatın Alınması

Riskli yapı tespit kararı, tapuya şerh verildikten sonra maliklere yazılı olarak tebliğ edilir. Bu tebligat, itiraz sürecini başlatır.

2. İtiraz Süresi

Tebligatın tebliğinden itibaren 15 gün içinde riskli yapı tespitine karşı itiraz edilebilir.

3. İtiraz Mercii

İtiraz, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne yapılır. Bu müdürlük, başvuruyu Üniversitelerden veya ilgili kamu kurumlarından oluşturulan teknik heyete göndererek değerlendirme yapılmasını sağlar.

4. Teknik Heyet İncelemesi

İtiraz, en az üç kişiden oluşan teknik heyet tarafından incelenir. Bu heyet:

  • Yapının yerinde incelenmesini yapar
  • Teknik raporları değerlendirir
  • Varsa yeni uzman görüşleri alır

5. Kararın Bildirilmesi

Heyet, riskli yapı tespitine yapılan itirazı 15 gün içinde karara bağlar ve sonucu itiraz eden tarafa bildirir. Bu karar kesindir.

İtiraz Kabul Edilirse Ne Olur?

Eğer teknik heyet, yapının riskli olmadığına kanaat getirirse:

  • Riskli yapı tespiti iptal edilir
  • Tapudaki riskli yapı şerhi kaldırılır
  • Dönüşüm süreci durdurulur

İtiraz Reddedilirse Ne Olur?

Eğer itiraz reddedilirse:

  • Riskli yapı kararı kesinleşir
  • Yıkım süreci başlar
  • Maliklere 60 gün içinde binayı tahliye etmeleri için süre verilir

Bu durumda artık sadece idari yargıda iptal davası açılabilir.

İdari Dava Açma Hakkı

Riskli yapı itirazı reddedildikten sonra, ilgililer idare mahkemesinde iptal davası açabilir. Bu davalar, 30 gün içinde açılmalıdır.

Dava Açılabilecek Nedenler:

  • Teknik raporun hatalı olması
  • İnceleme yapılmadan karar verilmesi
  • Usule aykırı tebligat
  • Bilirkişi raporlarının dikkate alınmaması

Dava Açılırken Dikkat Edilecekler

  • İyi bir teknik rapor hazırlanmalı
  • Gerekirse bağımsız bir uzman görüşü alınmalı
  • Teknik ve hukuki yönleri kapsayan bir dava dilekçesi sunulmalı
  • Dava açma süresi kaçırılmamalı

Riskli Yapı Tespitine İtirazda En Sık Yapılan Hatalar

  • Süresinde başvuru yapılmaması
  • Eksik veya yetersiz belgelerle itiraz
  • Teknik bilgi ve uzman görüşü içermeyen dilekçeler
  • Tespit edilen kurumla iletişime geçmeden dava açılması

Bu hatalar itirazın reddedilmesine ve dönüşüm sürecinin hızla ilerlemesine neden olabilir.


Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Riskli yapı tespitine kimler itiraz edebilir?
Tapu kaydında malik olan herkes, ortak veya bireysel olarak itirazda bulunabilir.

2. İtiraz edince dönüşüm süreci durur mu?
Evet. Teknik heyet karar verene kadar süreç askıya alınır.

3. Teknik heyetin kararı bağlayıcı mıdır?
Evet. Heyetin vereceği karar kesindir, ancak idari dava yolu açıktır.

4. Riskli yapı itirazı reddedilirse binayı boşaltmak zorunda mıyım?
Evet. 60 gün içinde bina tahliye edilmeli, aksi halde idare yıkım işlemi başlatabilir.

5. Teknik rapor nereden alınır?
İtiraz sırasında bağımsız bir inşaat mühendisi veya yapı denetim firmasından teknik rapor alınabilir.

6. İtiraz süresini kaçırırsam ne yapabilirim?
Ancak idari dava açarak sürecin hukuka aykırı olduğunu ileri sürebilirsiniz.


Sonuç

Riskli yapıya itiraz, hukuken tanınmış önemli bir haktır ve doğru kullanıldığında yapı sahiplerinin mağduriyetini önleyebilir. Bu süreçte hem teknik hem de hukuki destek alınması, başvurunun başarılı olma ihtimalini artırır. Unutulmamalıdır ki, yapıların güvenli olması kadar, vatandaşların mülkiyet haklarının korunması da anayasal bir haktır. Bu dengeyi sağlayan yegâne yol, doğru bilgi ve zamanında başvurudur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir